Ana içeriğe atla

ERMİŞ


Kitabın Adı: Ermiş
Yazar: Halil Cibran
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
Yayınlandığı Yıl: 1923



Kendi gerçeğini arayan Halil Cibran, okuyucunun da kendi gerçeğini bulması noktasında yol gösteriyor. Denizin kıyısında, mehtabın altında otururkenbirden farkettiğin pırlantaları toplamak kadar heyecanlı ve keyifliydi Ermiş'i okumak. Hikmet pırlantalarının hepsini, heybeme doldurmak isterdim ama öyle bir okumayla hazmedileceğe benzemiyor eser. 







Kitabı yavaş yavaş, defalarca aynı paragraflara dönerek okudum. Halil Cibran'ın filozof tarafı kitapta vücut bulmuş. Açıkçası bu kadar ince bir kitaba bu denli yoğun içerik sığdırmak her yiğidin harcı değil. Gözleriniz satırlarda kayarken yüreğinizi bir hayranlıktır kaplıyor elinizde olmadan.


Kitabın Konusu: El mustafa, seneler önce Ophalese kentine gelip bildilerini insanlara öğreten bir bilgindir. 12 yıl bu kentte kalır ve her şeyi öğrettiğini fark ettiğinde gitme zamanının geldiğini fark eder. Ona en çok saygı duyan ve ikirlerini benimseyen El Mitra, elbette bu gidişe en çok üzülen kişi olacaktır. El Musatafa'nın gideceğini duyan insanlar toplanırlar ve o gemiye binmeden önce son sorularını ona yöneltirler. El Mustafa; güzellik, din, iyi ve kötü, sevinç ve üzüntü, yemek ve içmek, yasalar, özgürlük, suç ve ceza, aşk, evlilik, çocuklar, arkadaşlık, bilgelik, konuşma, zaman gibi konularda insanların yolunu aydınlatacak cevaplar verir.


Şuraya birkaç pırlanta bırakayım:)

''Sevinçliyken yüreğinizin derinliklerine bakıngöreceksiniz; sizi şimdi sevindiren, bir zamanlar üzüntüden başkası değildir. Kederli olduğunuz zaman yine yüreğinize bakın göreceksiniz, aslında bir zamanlar neşe kaynağınız olan için ağlamaktasınız.''

''Ve hep böyle olmuştur ezelden beri, ayrılık gelip çatıncaya kadar, sevgi kendi derinliklerini bilmez.''

''Neşeniz maskesini çıkarmış kederinizdir. Ve kahkalarınızı yükseldiği bu çeşme, çoğu kez gözyaşlarınızla doldurulmuştur. Başka türlü nasıl olabilir?''

''Dün; bugünün aynısından ve yarın bugünün dününden başka bir şey değildir.''

Yorumlar

  1. birde yukarda alt başlıklarda roman kısmı var bakmak istedim ama çalışmıyor sanırım bilginiz olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uyardığınız için teşekkür ederim, kontrol ederim.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kardeşimin Hikayesi

Kitabın Adı: Kardeşimin Hikayesi Kitabın Yazarı: Zülfü Livaneli Sayfa Sayısı: 330 Basım yılı: 2013 Yayınevi: Doğan Kitapçılık Ahmet Arslan, oldukça garip birisidir. Herkesten uzaklaşarak İstanbul'un Çatalca İlçesinde bulunan Yalıköy'de köpeği Kerberos ile birlikte yaşamaya başlar. Sakin giden hayatı Arzu Kahraman'ın öldürülmesiyle bir anda değişir. Cinayeti araştırmak için gelen meraklı gazeteci kız, her ne kadar ilk başlarda Ahmet Arslan'ı rahatsız etse de zamanla gazeteci kıza ilgi duymaya başlar. Ahmet Arslan; Mehmet ismindeki kardeşi ve kendi hayatını anlatmaya başlayınca gazeteci kız araştırdığı cinayeti unutur. Çok ilginç ve acı olaylar yaşayan Ahmet Arslan, başından geçenleri anlattıkça gazeteci kız, daha da meraklanır.  Burada ayrıntılardan bahsetmek istemiyorum zira, kitabın can alıcı noktası aslında bu bölümleri. Bu konuda en ufak bilgi, kitaptan alacağınız hazzı alır götürür. Eser, her ne kadar meltem gibi esse de ilk sayfalarda, zamanla r...

Eve Yolculuk

Kitabın Adı: Eve Yolculuk Yazar: Frann Preston-Gannon Yayınevi: Pötikare Yayıncılık Çeviri: Eda Serdaroğlu Daş Eve Yolculuk, kutup ayısının yeni bir ev bulmak için yollara düşmesiyle başlayan hüzünlü bir hikaye... Sonrasında ev bulmak isteyen başka arkadaşlar da katılıyor onun yolculuğuna. Küçücük buz parçasının üzerinde kalan kutup ayısı, etrafına bakıp hayretle bütün buzların eridiğini gördü. ''Yemeğim nerede?'' sorusunun ardından artık burada kalamayacağını anladı. Yüzmeye başladı. Yüzerken küçük bir kayığa rastladı. Kayığa binerken, ''Böyle gitmek yüzmekten daha kolay olacak diye düşündü.'' ''Çok geçmeden, makinelerin homurdandığı ve yüksek binaların gökyüzünü sakladığı bir şehre geldi.'' Yüksek binaların gökyüzünü sakladığı ifadesine takıldım kaldım. Ne hoş ifade edilmiş, yüksek binalar arasında kaybolan gökyüzü. Aslında her gün bu durumu yaşamak zorunda kaldığımı ve nasıl da kanıksadığımı fark ettirdi kitap bana. ...

İyi Geceler Farecikler

Kitabın Adı: İyi Geceler Farecikler Yazar: Frances Watson Yayınevi: 1001 Çiçek Sayfa Sayısı: 24 Çevirmen: Meltem Özdemir İyi Geceler Farecikler , bu güne değin okuduğum en güzel çocuk kitaplarından biriydi diyebilirim. Çocuk kitabı dediğin böyle olmalı işte! Eğlenceli, çocuğu korkutacak hiçbir şey barındırmayan, güzel vakit geçirmenize vesile... Dört yavru fareciğin uykusu gelir, yazar çocuklara uyumadan önce yapmaları gerekenleri farecikler üzerinden anlatmaya başlar. Mitzi esniyor bir kere. Boni esniyor iki kere. (Kitabın ilerleyen sayfalarında da eylemler iki kez tekrarlanarak bir ve iki sayısı üzerinde durulmuş. ) Anne ve baba sesleniyor. ''Farecikler, yataklarınız sizi bekliyor.'' Dede akşam yemeğinden sonra çekilmiş bir kenara; başlamış uyuklamaya ve horlamaya. Başucunda bir itiş kakış. Kıkır kıkır gülüşme... Bir uyanıyor ki... Üstünde dört küçük fare! Öp dedeyi bir yanağından. Öp dedeyi iki yanağından. ''İyi gece...